27 Haziran 2010 Pazar

sansür 'e karşı varsayımsal bir yaklaşım




sanki etrafta onlarca sansüre hayır, sloganı duyar gibiyim. ama ilk olarak sansürcülük nedir, onu açıklamak gerekir. şimdi bir sitem var diyelim ve sitemde diğer sitelerin yayın özgürlüğünü engellemek için çalışıyorum. 2 günde 1 siteyi küfürlerle taciz edip 1 günlük yayın hakkını engellemiş olsam senede 180 site ediyor.(40. yıla bağlamayacağım, umutlanmayın.)

x sitesi 180 sitenin 180 günlük erişim hakkını engelliyor, peki biz bu x sitesini engellemiş olsaydık ne olacaktı? 180 sitenin erişimi engellenmeyecekti. anlayacağınız sansür anlayışımız sansür yapanlara karşıdır. tam bağımsız, istediğini yapan bir internet sitesinin yayın hakkı ifade özgürlüğüyse ben bu özgürlüğe karşıyım! her zaman inci sözlüğün ezdiği, itip kaktığı forumların yanındayım.

yorum yapan bir arkadaş soru sormuş.
-biz çok kişiyiz, engelleseniz bile birbirimizi buluruz?
evet bu mümkün. ama erişimi her engellenen sitenin eski randımanına ulaşamadığı da bir gerçek. eskisi kadar youtube'a girmiyorum örneğin, ayrıca youtube da kapatılma sonrasında alexa istatistiklerinde büyük düşüş yaşadı. hem ayrıca mahkeme kararıyla kapanan siteler zihinlerde bir illegal durum yaratıyor. bu da sitenin yeni nesillerinin üye olmasına engel oluyor. yani kapatıldıktan bir süre sonra inci kuş uçmaz kervan geçmez bir yer olur.
şikayet siteleri:
2. tiob@kom.gov.tr veya bss@kom.gov.tr adreslerini de kullanabilirsiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder